Türkiye’nin ilk ve tek çini mürekkebi ressamı Pınar Tınç  27 Nisan’dan itibaren Arnavtköy Art Galery’de yeniden İstanbul’lularla buluşuyor. Geçen yıl “Seni Seviyorum Anne” isimli sergisi ile sanat çevrelerinde ses getiren ressam, bu sene de birbirinden güzel çalışmalarla karşımıza çıkıyor. Çocukluğunu doğduğu Bozcaada’da geçiren Tınç, “Masumiyet” isimli bu yeni çalışmasında çocukluk anılarından beslenmiş.

Kendisi için en büyük masumiyetin doğa olduğunu söyleyen ressam, “Bu eserleri yaratırken çocukluğuma döndüm ve Bozcaada’nın mor-mavi renkli bahar dallarından, anemon kokulu tepelerinden, bahar esintili renklerinden ilham aldım” diyor.

Çoğu resim, hem Bozcaada’nın hem de ressamın yıllarca yaşadığı Afrika kıtasının Hint Okyanusu kıyılarında bulunan küçük bir yanardağ adası, Fransız La Réunion’un  doğa ve coğrafyasından esinlenmeler içeriyor. Tınç bu sergide yer alan tablolarında adalı olmak, doğa, çocukluk, kadın, ruhsallık, enerji ve renk cümbüşü içinde masum bir dünya yaratıyor ve şöyle diyor: “resim benim için Bozcaada’nın poyrazı gibidir. Ruhuma ruhuma esmesi, beni alıp götürmesi gerekir uzaklara…”

Yoğun ve ince fırça darbeleri ile çini mürekkebinin verdiği esnekliğin güçlü şekilde kullanıldığı 20 eserde, anne, çocuk ve doğa sevgisi zengin ve dengeli bir renk cümbüşü içinde işleniyor.

Halen Sabancı Üniversitesi ve Kadıköy’deki kişisel atölyesinde çini mürrekkebi üzerine resim workshop’ları düzenleyen Tınç hem Güzel Sanatlar mezunu hem de yirmi yılı aşkın bir süredir kişisel ve toplu sergileriyle Resim çevrelerinde yükselmeye başlamış bir isim.

Ressam aynı zamanda Alev Lisesi’nde görsel sanatlar öğretmeni. Mart sonunda düzenlenecek olan Antik A.Ş müzayedesinde sanatçının farklı üç eserini de görebilirsiniz.